Bağlantı haritası Anasayfa » Şefika Refik

Şefika Refik

Şefika Refik, 1978 Kırcaali doğumlu.

Paisiy Hilendarski Üniversitesi’nin Kırcaali şubesinde Türkçe, Bulgarca ve İngilizce bölümlerinden mezun oldu. Daha sonra aynı okulda Türkoloji Bölümü’nde yüksek lisans eğitimini tamamladı.

10 yıldır Kırcaali bölgesinde Türkçe, İngilizce ve Bulgarca öğretmenliği yapmaktadır.

Yazar, Edirne’de yayımlanan “Balkan Türküsü” dergisinin Kırcaali temsilcisidir. 

Genç şair ve yazarın bazı eserleri Bulgaristan’da çıkan Türkçe gazete ve dergilerde yayınlandı.

Şefika Refik, Kırcaali Haber gazetesinin sayfalarını da şiir ve hikayelerinden başka, çeşitli konularda yazdığı yazılarla renklendirmektedir. 

Şefika Refik, 2013 yılında düzenlenen 13.Uluslararası Sapanca Şiir Akşamları’na, 2013 yılında Gagavuz Yeri’nde düzenlenen II. Uluslararası Balkan Şairler Buluşması’na ve 2014 yılında Kosova’da düzenlenen III. Uluslararası Balkan Şairler Buluşması’na Bulgaristan’ı temsilen katıldı. Yayınlanan “Her gün yaşamak” (2013) ve “Hüzün Mısraları” (2014) şiir kitapları bulunmaktadır.

Belki Bir Gün  

 Sevdiğim,
Beni uzaklarda arama,
Gönderme her gece
meleklerini cennetinin, korumak için yarini.

Yalnız değilim buralarda,
Nefesin nefesimde,
Ellerin ellerimde,
Gönlün gönlümde düğümlü kaldı...

Belki bir gün...
Hani olur da...
Kavuşmak gerçek olursa gözlerine,
Kollarında kaybolmama izin ver,
ve Kalbine bağla yüreğimi!

 
Siyah-Beyaz

Gitmekle kalmak
arasındayım,
Ne yana dönsem hep sen,
Hep aşk,
Hep umut ve ihtiras...

Ne yana gitsem hep kar,
Hep yağmur,
Hep soğuk ve fırtınalar...

Bir yanım hep kış,
Bir yanım hep yaz.
Karlı dağlar sarmış
haziran akşamlarında
gözümün alabildiği ufukları.

Yağmurlar dökülüyor temmuz sıcaklığında  
        vakitli ve vakitsiz.
Ağustos böcekleri sessizliğe bürünmüş,           
ikindi saatlerinin kuytu ve yorgun köşelerinde...
 

Bir yanım eksik sensiz,
Bir yanım seninle tam.
Yorgunum!
Gitmekle kalmak
arasındayim gönül yolunda.

Ne bir adım atabiliyorum ileri,
Ne bir adım geriye ...
Savaş meydanında gibi şimdi,        
huzuru yıllardır unutan kalbim.

Renkler çoktan ikiye ayrıldı,
Seninle
Ve
Sensiz!
O yüzden bir yanım hep siyah,
Bir yanım ise hep beyaz!


Seni, Sensiz De Yaşarım  
Seni,
sensiz de yaşamak
mümkün!

Mor salkımlı sokakların
baş ucunda
bulamayabilirim belki seni,
Elele yürüdüğümuz
o uzun yollarda
izlerini aramam mazinin,
ıslandığımız ılık mayıs yağmurlarında
dinlemem sesini,

Umarsız, çocuksu bakışlarda
Gölgene hasret kalmaz gözlerim.
Seni, sensiz de yaşar bu gönül.
Bu kalp taşır bu yükü,
Aldırma...

Alışır bu isyana,
Bu kadere,
Gelen her yeni güne...

Sen git, yar...
Sen git! Ben,
Seni sensiz de yaşarım.
 

Farz Et Ki

Farz et ki
Gittim rüzgârın sesine
kapılarak uzaklara.

Kurumuş bir yaprak,
Dalları kırık bir ağaç
Ve
Yarım kalmış bir şiir
Bıraktım kendimden sana...

Farz et ki
Vuruldum kalbimden
Mermi kadar soğuk sözlerinden.
Siyah bir gece,
Gözü yaşlı bir mektup
Ve
Yarım kalmış bir hikâye
Bıraktım kendimden sana...

Farz et ki,
Can teslim ettim ocak ayının
ilk sabahında.
Sinsi bir karanlık,
İncecik bir ses kulaklarında
Ve
Yarım kalmış bir sevda
Bıraktım kendimden sana...