Bulgaristan Türklerinin eğitim hayatında silinmeyen izleri bulunan Hâfız Abdullah Fehmi Efendi, XVII. asırda Konya’dan Şumnu’ya gelerek yerleşen bir ailenin evlâdıdır. Oğlu Hakkı Meçik’in verdiği bilgilere göre, büyük atası Yakub Çelebi 1760’lı yılların sonunda 78 yaşında Ruslara karşı harp ederken şehit düşmüştür.
Onun oğlu olup Meçik lakabıyla anılan büyük dedesi Hacı Hüseyin binbaşı rütbesine kadar yükselmiş ve bir ara sadrazamlık yapan Karacehennem İbrahim Ağanın maiyet zabitliğini yapmıştır. 75 yaşında hacca gitmiş ve döndükten birkaç sene sonra 1829’da vefat etmiştir.
Dedesinin ismi Abdullah’tır. Ama ne yazık ki, mütedeyyin biri olan babasının ismini tespit edemedik. Hâfız Abdullah Fehmi’nin iki kız kardeşi, iki de erkek kardeşi olup beşi de hâfızlık yapmıştır.
Abdullah Fehmi, dört buçuk yaşında iken sıbyan mektebine başlayarak Mehmed Efendiden ders görmüştür. 11-12 yaşlarında hâfız olup merasimle icazet almıştır. Belirli bir dönem medrese eğitimi almış,
1883 yılında Şumnu rüşdiye mektebi açılınca oraya kaydolmuş ve 1887’de okulu birincilikle tamamlamıştır. Dava arkadaşı Süleyman Sırrı (Tokay)’ın ifadesiyle “ömrünün sonuna kadar okuyan… ilmin her şubesinde temelli bilgi sahibi olan…
Bulgaristan Türk mekteplerinde ömrü boyunca hizmet eden, binlerce öğrenci yetiştiren” Hâfız Abdullah Fehmi Efendi, 1890 yılında Eski Cuma rüşdiyesinde muallim olmuştur.
Bu esnada Müftü Hâfız Osman Efendiden Arapça dersleri almış, aynı zamanda ona Farsça öğretmiştir.
1892 yılında Şumnu’da gece mektebi açmış ve orada yetişkinlere 8 yıl ders vermiştir. Bu arada Şumnu Müftülüğü kâtibi olarak Müftü Hocazâde Mehmed Muhyiddin Efendiye yardımcı olmuş ve ondan Arapça dersleri almıştır.
Fakat “Jön Türk” teşkilâtıyla irtibat içerisinde olan ve birtakım değişiklikler yapmayı arzu eden Hâfız Abdullah Fehmi’nin okul encümeni ile arası açılması sebebiyle eğitim hizmetlerini 1902-1906 yılları arasında Vidin rüşdiye mektebinde görev yaparak sürdürmüştür.
1906 yılında Rusçuk’taki rüşdiyede öğretmen olmuş ve altı yıl kadar orada görev yaptıktan sonra 1912’de Razgrad rüşdiyesine atanmıştır. Savaş yılları olması sebebiyle kısa bir zaman sonra Şumnu’ya dönmüş ve kız rüşdiyesinde öğretmenlik yapmıştır.
Ancak yine okul encümeniyle arası açılması sebebiyle azledilimiş ve iki-üç sene boşta kaldıktan sonra 1922’de tekrar aynı göreve başlamıştır.
Bir kez daha 1925 yılında Razgrad’a gitmiş ve 1931’de Şumnu’ya dönünceye kadar orada öğretmenlik yapmıştır.
Hâfız Abdullah Fehmi, Osmanlı/Türkiye’deki gelişmelere uyum sağlayarak ve Bulgar okullarındaki programları da inceleyerek ders programlarında bazı yenilikler yapmıştır. Şumnu medreselerinin ikisinde yeni bir program uygulanmasına ön ayak olmuştur.
Ayrıca bu değerli eğitimci, 1920 yılında Nüvvâb Medresesinin plan ve programını hazırlayan alim ve eğitimciler heyetine katılarak büyük katkılar sunmuştur.
Eğitimde kitabın önemini fark eden Hâfız Abdullah Fehmi, bazı öğretmen arkadaşlarıyla ders kitabı hazırlama konusunda öncülük etmiştir. Hazırladığı “El Ulağı”; “Cönk” ve “Çeki Düzen” adlı ders kitapları önce İstanbul’da, sonra da Şumnu’da basılmış olup eğitim tarihi açısından büyük önem taşımaktadırlar.
Ayrıca 1-4. sınıflara mahsus “Hesap Kitabı” adlı ders kitapları da Şumnu’da basılmıştır. Bulgaristan’da Türk kıraathane ağının kurulup gelişmesinde büyük katkıları olmuştur. Birkaç asker ve birkaç arkadaşı ile kendi kitaplarını bağışlayarak 1896 yılında ilk olarak Şumnu’da kurdukları Türk kıraathanesinin benzerleri daha sonra onun ve arkadaşlarının gayretleriyle Vidin, Rusçuk ve diğer şehirlerde de kurulmuştur.
Türk okullarının durumunu iyileştirmek için bir öğretmen teşkilâtına ihtiyaç olduğunu fark eden bazı öğretmenlerin girişimiyle ve Hâfız Abdullah Fehmi’nin de öncü rol oynamasıyla 1906 yılında Şumnu’da Müslüman muallimler bir kongre düzenleyerek Muallimîn-i İslâmiye İttihâdiyesi adlı öğretmen birliğini kurmuşlar ve Türk okullarının gelişmesine büyük katkılar sunmuşlardır.
Öğretmenliğinin yanısıra Rusçuk’ta bulunduğu sıralarda “Tuna” gazetesi mesul müdürü olan Hâfız Abdullah Fehmi, 1921’de Bulgaristan’daki ilk Türkçe çocuk yayını olan “Yoldaş” dergisini yayınlamıştır. Ayrıca “Bulgaristan Türk Muallimler Mecmuası” ve “Terbiye Ocağı” dergilerinin yayınlanmasına iştirak etmiştir.
Hâfız Abdullah’ın biri kız, diğeri erkek olan iki çocuğu olmuştur. Kızı Zehra hayatını öğretmenlikle geçirmiştir. Eğitim sevdalısı baba, 1921’de atadan kalma evindeki hissesini satarak oğlu Hakkı’yı Almanya’ya yüksek tahsil için göndermiştir.
Eğitimini tamamladıktan sonra orada ticaretle meşgul olan Hakkı Meçik, daha sonra Türkiye’nin yurt içi ve dışındaki ticarî kurum ve temsilciliklerinde memurluk vazifesi görmüş, özel fabrikasını kurmuştur.
Hâfız Abdullah Fehmi, 1930’larda Almanya’ya gidip orada çalışan oğlunun yanında bir müddet kalarak Bulgaristan’a dönmek istemiş, fakat ülkeye dönmesine izin verilmemiştir. O yüzden Türkiye’ye gidip yerleşmiş ve 1945 yılında Anavatanda vefat etmiştir
Kaynak: Müslümanlar Dergisi, Sayı 3 (291), Mart 2019