Bağlantı haritası Anasayfa » Fikri Şükrü

Fikri Şükrü

16 Mart 1942 yılında Varna ilinin Avren (Akviran) ilçesine bağlı olan Dabravino (Çalımahalle) köyünde doğar. Yetimler okulunda okuyup Varna Ekonomi Lisesinden mezun olur.  Hayatını ve umutlarını Devne’ye bağlıyor ve Devne Vadisi’nin “ekmek yolunu adımlıyor”. Vefatına kadar Devne’de çesitli kimya fabrikalarında muhasebeci olarak çalışıyor. Okul yıllarından beri şiirler yazıyor. Vladimir Başev Edebiyat Kulübü’nün aktif üyesi olarak Devne’de ve Bulgaristan’ın çeşitli şehirlerinde edebiyat günlerine katılıyor.

1979 yılında Varna’daki Georgi Bakalov Yayınevi’nin “Devne Yazı (Devnensko Lyato)” adlı şiir koleksiyonu kitabında, Fikri Şükrü’nün şiirleri de yer almakta.

Bulgaristan Yazarlar Birliği üyesi olan şair, sözümona “Soya Dönüş” sürecine, kişiliği ve yazdıkları ile karşı çıkmış ve buna ilişkin yetkililer tarafından ciddi manada zulüm görmüştür. Takip edilmiş, korkutulmuş, sindirilmiş, tehdit edilmiştir.

Dönemin komünist partisi ve emniyet güçlerinin zulmüne dayanamayınca, 26 Temmuz 1983 yılında, 41 yaşında iken intihar eder. Hayatına son vererek, aslında “Soya Dönüş” süreci ideologlarına da bir uyarıda bulunmuş olur. Fakat bir şiirinde de ifade ettiği gibi “Yolun Sonu”, aslında sonsuzluğa giden bir yol olmuştur.

ESERLERİ:
1992 – “Yolun Sonunda” (Türkçe)
1992 – „Кръв на кокиче“ /Kardelenin Kanı/ (Bulgarca)
2011 – „Търся ви насън“ /Düşlerimde Sizi Arıyorum/ (Bulgarca)
2014 – „Кръговрат“ /Döngü/ (Bulgarca)

EKMEK YOLU
Ekmek yolunu adımlıyorum ha babam,
Kahramanlığın yönü malümum değil.
Fikirlerim sırtındadır ak bir bulutun 
-gelecektir istikametin bunu bil-.
Buğday kokulu dumanlar içinde
Gelincik çiçeğinin kokusunu aramaktayım.

Sırsıklam rüzgâr fısıldamakta:
-Hep ileri, hep ileri, diye kulağıma.
Ve ümidim ileriye yönelip de 
Tempo tutar kızımın adımlarına…

Akşamları köpek havlamasıdır
Uyutan korkumu.
Sabahları horozlardır 
Uyandıran tüm umudumu…   


YOLUN SONUNDA
Boydan boya katedip de yolumu
Harcayınca bütün zaman payımı
Kilometre taşı gibi uyuyuvereceğim
Yaslanarak üzerine tüm gerçeklerin.

Artık beni ısıtmaz ısıtmayacak
Usul anıların güneği…
Garip feryadıyla günün batışı
Gemilerin demi almasını andıracak…


KURU AĞAÇ
Aç bir köpek kemirmekte
Kök, dal ve gövdeyi.
Kupkuru dert ve kederde,
Ve kuru ağaçta inilti.

Dert, tekdir ve soru.
Belde sızı. Şiddetli arzu.
Zorlu düğüm yumağı.
İsyanın mantıklı sonu.