Bulgaristan Türk edebiyatının önemli kalemlerinden Dr. Sabri İbrahim Alagöz, Kırcaali Ömer Lütfi Kültür Derneğinde düzenlenen özel bir etkinlikte yeni kitapları “Mazlumlar ve Mankurtlar” ile “Bir Yazarın Nobel Rüyası”nı tanıttı. Yoğun katılımın gözlendiği buluşmaya Kırcaalili edebiyatseverler büyük ilgi gösterdi.
Programın açılışında konuşan Prof. Dr. Mümün Tahir, “Mazlumlar ve Mankurtlar” adlı eseri tanıtarak, bu kitabın yalnızca bir tarih anlatısı değil, aynı zamanda bir vicdan muhasebesi, bir hafıza çağrısı olduğunu ifade etti. Tahir, “Bu eser, Bulgaristan Türklerinin toplumsal belleğini diri tutan, kültürel kodlarımızı yeniden hatırlatan bir başyapıt niteliğindedir,” dedi.
Etkinlikte konuşan Sabri Alagöz, yazarlık serüveni ve eserlerinin ilham kaynakları hakkında bilgi verirken, imza bölümünde okurlarıyla tek tek ilgilendi. Edebiyatseverlere imzalı kitaplarını armağan eden Alagöz, “Kendi tarihimizle yüzleşmek, kendi sesimizle konuşmak zorundayız. Bu eserler bu sesin ifadesidir,” dedi.
“Mazlumlar ve Mankurtlar”: Ansiklopedik Derinlikte Bir Tanıklık
Prof. Tahir, eser hakkında yaptığı değerlendirmesinde, kitabın içerdiği tarihsel ve sosyolojik anlatılarla adeta bir ansiklopedi niteliği taşıdığı belirtildi. Bulgaristan Türklerinin tarihî serüveni, kültürel direnişi ve yaşadığı acı dolu dönemler belgelerle, tanıklıklarla, detaylı bir bakışla aktarılıyor. Kitabın, sıradan bir edebî ürün değil, toplumsal hafızaya kazınmış olayların bilimsel ve duygusal bir sentezi olduğunu vurguladı.
Dr. Alagöz’ün eseri; edebiyat, tarih, felsefe, psikoloji, gazetecilik ve araştırmacılık disiplinlerini buluşturan özgün bir kurgu sunuyor. Yazarın titiz araştırma yöntemleriyle harmanladığı kitapta, Bulgaristan’daki Türk ve Müslüman azınlıkların yaşadığı asimilasyon politikaları, dinî ve kültürel baskılar, göçler ve insan hakları ihlalleri ayrıntılı biçimde ele alınıyor.
Kitabın başlıca hedefi, sadece bir dönemin belgelenmesi değil; aynı zamanda Türk kimliğinin, ahlaki değerlerin, özgürlük mücadelesinin yeniden hatırlatılmasıdır. Eserde, Bulgaristan Türklerinin 1944-1989 yılları arasındaki dönemde uğradığı baskılar; özellikle Todor Jivkov döneminde yürütülen sistematik asimilasyon politikaları ve bunların sonuçları ayrıntılı bir şekilde anlatılmaktadır.
“Gerçek, Gerçek, Ancak Gerçek”
Dr. Alagöz’ün eserinin en çarpıcı yönlerinden biri, olayların anlatımında belgeye, delile ve araştırmaya dayalı yöntem izlemesidir. Yazarda gözlenen bu titizlik, “GERÇEK, GERÇEK, ANCAK GERÇEK” düsturuyla somutlaşmakta, okura güven vermektedir. Alagöz, yalnızca kendi gözlem ve tanıklıklarını değil; aynı zamanda arşiv belgelerini, fotoğrafları ve birebir tanıklıkları eserine dâhil ederek güçlü bir anlatı sunmaktadır.
Yazar Hakkında
Dr. Sabri İbrahim Alagöz, uzun yıllardır şiir, gazetecilik, çeviri, edebiyat eleştirisi ve araştırma alanlarında üretkenliğiyle tanınan çok yönlü bir edebiyatçıdır. Kendisini “evlad-ı fatihan torunu, Bulgaristan Türkü” olarak tanımlayan Alagöz, eserlerinde ulusal kimlik, tarihsel adalet, kültürel devamlılık ve vicdan temalarını işlemektedir. Nobel ödüllü şair Pablo Neruda’nın Nazım Hikmet’e yazdığı ağıtla benzerlik kurarak, kendisinin de Aytmatov ve Nazım’ın vasiyetlerini yaşatma gayretinde olduğunu vurgulamaktadır.
Sabri Alagöz’ün “Mazlumlar ve Mankurtlar” eseri, yalnızca geçmişin değil, günümüzün ve geleceğin de sorularına cevap arayan, halkına ve tarihine karşı sorumluluğunu taşıyan bir kalemin izlerini taşımaktadır. Etkinlikte gözlemlenen ilgi, bu tür eserlerin toplumun kolektif hafızasında ne kadar kıymetli olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Kaynak: Kırcaali Haber
