Bağlantı haritası Anasayfa » Halk kültürü » Halk Edebiyatı

Mâni Defteri, ama mani yok!

Kaleme alan: Vedat S. Ahmed Her dönemin kendine has birtakım özellikleri ve bunlardan kaynaklanan güzellikleri vardır. Pek tabii, güzelliklerin olduğu yerde çirkinlikler de muhakkak olur. Dünyanın kanunu bu! Çirkinlik olacak ki, güzellik fark edilsin, kötülük iyiliğin ışığını parlatsın. Bizim gibi, önceki asırda yaşama bahtiyarlığına kavuşanların bazıları, belki de birçokları hatırlar zannediyorum. O döneme has güzelliklerden…

Devamını oku

Bir çeşmenin hikâyesi

Osmanlı yıllarında, Duvankaya (Sokoletz) köyünde, Hacı İbram adında zengin ve hayırsever bir ağa varmış. Bu ağa köyünde çeşme ve köprü yapımlarına çok önem veriyor ve yardımda bulunuyormuş. Bu hayırsever kişi köy merasındaki kaynak ve pınarı çeşme haline getirmiş, köylünün hizmetine sunmuş. Bu hacı ağa, yine Kapı Bayırı eteklerinde bir pınarı çeşme haline getirmek niyetine girmiş…

Devamını oku

Şumen’de, Yunus Emre’nin Bulgarca tercümeli şiir kitabı tanıtıldı

Şumen “Piskopos Konstantin Preslavski” Üniversitesi Beşerî Bilimler Fakültesi’nin Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü bünyesindeki Türkoloji Araştırmaları ve Kültürlerarası İletişim Merkezi, “Yüce Tanrı” kitabının tanıtımını düzenledi. Kitapta; bütün zamanların şairi Yunus Emre’nin seçilmiş şiirlerinin Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu olan Yordanka Pavlova tarafından Bulgarcaya çevirileri yer almaktadır. 29 Nisan 2024 tarihinde, Şumen (Şumnu) “Stiliyan Chilingirov”…

Devamını oku

Sarı Yılan türküsü

Yöre: Doğu Trakya Kaynak: “Yeni Şarkılar ve Türküler”, Narodna Prosveta Neşriyatevi, Sofya 1961 SÖZLERİ: Bir sarı yılan kovaladı beni,On yedi yerimden yaraladı beni. (2) Varın söyleyin, bubam da gelsin, (2)Alsın yılanı, sarsın elime. (2)Alamam yılanı, saramam elime, (2)Sensiz olurum, elsiz olamam. (2) Varın söyleyin anam da gelsin, (2)Alsın yılanı, sarsın eline. (2)Alamam yılanı, saramam elime,…

Devamını oku

Murad Ağa Efsanesi

Kaleme alan: Resmiye Mümün Kırcaali’nin Kayabaşı (Skalna Glava) köyü ile ilgili şöyle bir Murad Ağa Efsanesi bugüne dek anlatılagelmiştir: Eskiden harp zamanında Kayabaşı köyünden bir kadın emzikli çocuğu ile birlikte bugünkü Yumrukkaya veya dolayındaki kayalıklara gizlenmiş. Buraya bıraktığı bebeğini gizli gizli gelip emziriyormuş. Böyle yalnız büyüyen çocuk, yıllar sonra çok cesur delikanlı olarak yetişmiş. Kendisine…

Devamını oku

Koca Hafız Efsanesi

Kırcaali’nin İmamlar (Zvınçe) köyünde yaşayan Koca Hafız lâkaplı bir hafız, sabahleyin koyun sürüsünü otlaklara sürermiş. Aynı zamanlarda tanıdık insanlar kendisini Filibe (Plovdiv) Fuarı’nda ve de her sabah Mekke’de namazını kılarken görürlermiş. Bir gün Mekke’den, yani hacılıktan dönen bir kişi, Koca Hafız’ı ziyaret etmiş. İkisi dinî konularda sohbet ettikten sonra adam, Koca Hafız’a kendisini Mekke’de namaz kılarken…

Devamını oku

Süleyman Tokatçık Destanı

Sür taligayı kör taligacı Ballık boyuna, Bir sarı dizi kovanlıklar çarpsın gözüne. Geve üstü ateş yandı, topyekün hain, Haber gitti Bab-ı Ali’ye “Odur bir zalim!” Kellesini Tırnova’dan paşa yolladı, Süleyma’nın annesini karelar sardı. Koydular Süleyman’ını dağarcık dibine, Atlar uçtu deli gibi Sultan evine. Sultan güldü dolaşırken dört bir köşeyi, Kelleye baktı, salladı, buldu neşeyi. On…

Devamını oku

Ürkiye Destanı

Yöre: Kamçı Boyu Bu olay Osmanlı zamanında, Burgaz ili, Ruen (Ulanlı/Uluhanlı) ilçesine bağlı Sokolets (Doğankaya) köyünde yaşanmıştır. 1850 yıllarında, Doğankaya’da Topaloğulları adında bir sülâle varmış. Bunlardan Salim Topaloğlu’nun ailesinde Ürkiye adında güzeller güzeli, melek gibi bir kız yetişir. Bu güzel kızı bir defa gören bir daha ondan gözünü ayıramazmış, kız evlilik çağına girince, hem kendi…

Devamını oku