Türk kültüründe çocuklarla ilgili en önemli törenlerden biri ad koyma törenidir. Adıyla çocuğun alın yazısı arasında önemli bir bağ olduğuna inanılır. Günümüzde ad koyma âdeti tamamen islâmî din gelenekleri bağlamında yapılır.
Her şeyden önce Allah’ın bir lütfu olan evlatlarımız doğduktan sonra onlar için yapabileceğimiz en güzel şey, anlamı güzel bir isim seçmektir. Çocuklarımız bir ömür boyu bu isimle yaşayacağı gibi daha da önemlisi mahşer günü bu isimleriyle Allah’ın huzuruna çağrılacaktır.
Öyle ki Peygamber Efendimiz bir hadisinde, “Kıyamet gününde kendi isimleriniz ve babalarınızın isimleriyle çağrılacaksınız. Öyle ise isimlerinizi güzel koyun” demiştir.
Ana ve babalar çocuklarına manasız bir isim vermemeli. Ayrıca çocuklara yabancı ve Hıristiyan isimlerine benzer isimler vermekten kaçınmalı, onlara Müslüman ve Türk isimleri vermek münasiptir. Böylece o çocuğun Müslüman ve Türk toplumunun bir mensubu olarak kendini tanımlaması olur, kendini Müslüman, kendini Türk bilir.
Bazı sevilen sanatçıların takma isimlerini, yeni doğan çocuklara öz isim olarak koymak yanlıştır ve o çocuklara yapılan bir haksızlıktır!
Eskiden Müslüman ve dinî isimlerin kullanışı daha yaygındı. Eskiden, Müslüman halk çocuklarına Kur’an-i Kerim’de geçen peygamberlerin isimlerini verirlerdi, Âdem, Musa, Davut, Süleyman, Yusuf, İsa, Muhammed gibi. Günümüzde çocuklara daha fazla eski Türk isimleri ve tarihî Türk şahsiyetlerin isimleri koyulduğu gözlemleniyor.
Çocuk doğduktan sonra en kısa süre içerisinde dini bilgisi yerinde, güvenilir bir kişi tarafından, bebeğin ismi verilir. Anne-babanın, yeni doğan bebeğin üzerindeki ilk hakkı, isimdir. Bebeğin ismi doğumundan sonraki 7. günde okunur. Bunun için hoca çağrılmalıdır.
Bebeğe isim seçildikten sonra, hoca o ismin münasip olup olmadığını söyler. Eğer isim Türk’e ve Müslüman’a yakışan bir isimse, hoca çocuğun kulağına ismini söyler. Ardından kulağına ezan ve kamet okur. Bebeğin kulağına ezan okunması için önce bebek kucağa alınır ve Kıbleye dönülür. Besmele çekilir ve Allah için hayır dua edilir. Daha sonra, hoca bebeğin sağ kulağına cümle cümle ezan okur. Sonra bebeğin sol kulağına aynı şekilde, cümle cümle kamet okur.
Bebeğin kulağına ezan ve kamet okunması bebeğin dua ve Allah ile ilk kez tanışması demektir ve bunun için önemli bir sünnettir.
Hoca sonra da “Adını ben verdim, ömrünü Allah versin” diye ekler.
Bebeğin ismi verildikten sonra, isim ömür boyunca değiştirilmez, başka bir isim konulamaz ve başka bir isimle çağırılamaz. Lâkap takmak ve ismine benzer başka bir isimle hitap etmek dinen caiz değildir ve Allah’ın huzurunda büyük günah sayılır!
Derleyen: İbram Ahmed